ANKARA – Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, partisinin dünkü TBMM grup toplantısına katıldı. Toplantının ardından Hakkari Belediyesi’ne kayyım atanmasına ilişkin sorularımızı yanıtlayan Türk, “Bugün hukuksuzluğun yürütüldüğü, demokrasinin rafa kaldırıldığı bir ülkenin yurttaşları olarak büyük bir acı duyuyoruz. Hukukun, adaletin olmadığı bir dönemi yaşıyoruz. Halkın iradesini üçüncü kez gasp etmeye yönelik bir anlayışla karşı karşıyayız” diye konuştu.
Kürtleri düşman görerek siyaset yürütmenin Türkiye’ye bir faydası olmadığını ifade eden Türk, “Kürtler hukuktan, adaletten yoksun olduğu zaman Türkiye halkları da adaletten, hukuktan yoksun olur” dedi.
‘DÜNYANIN NERESİNDE BİR KÜRT YAŞIYORSA ONA DÜŞMANCA DAVRANAN BİR SİYASET YÜRÜTÜLÜYOR’
“Halkların kucaklaştığı, barışın, adaletin, eşitliğin olduğu bir Türkiye’yi hayal ettiklerini” ifade eden Ahmet Türk, “Maalesef ötekileştiren politikalarla, kayyım politikalarıyla dünyanın neresinde bir Kürt yaşıyorsa ona düşmanca davranan bir siyaset yürütülüyor. Bu siyaset sadece Kürtleri değil bütün Türkiye halklarını derinden etkiliyor ve Türkiye halklarını demokrasiden uzaklaştırıyor” diye konuştu.
‘ÜÇÜNCÜ KEZ KAYYIM YANLIŞINA BAŞVURACAKLARINI DÜŞÜNMÜYORDUK’
Kürt halkının suskun kalmayacağını ve demokratik tepkisini en güçlü şekilde ortaya koyacağını kaydeden Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Türk, iktidarın üçüncü kez kayyım uygulamasına yönelmesini beklemediklerini de şu sözlerle ifade etti: “Aslında bunu beklemiyorduk. Üçüncü kez böyle bir yanlışlığa başvuracaklarını düşünmüyorduk. Çünkü kayyım siyasetiyle iktidar partisi bir şey elde etmedi. Oyları gittikçe düştü. Kayyım siyasetine karşı halk tepkisini gösterdi. Mardin’de yüzde 50 olan oyumuz yüzde 54’e çıktı. Hilvan’da yüzde 33 oy almıştık, yüzde 52,5’e çıktı. Her yerde böyle.”
‘BURADAN NE DEMOKRATİK BİR ANAYASA ÇIKAR NE BİR NORMALLEŞME SÜRECİ’
Ahmet Türk, kayyım atamasının ‘normalleşme’ tartışmalarının gerçekleştiği süreçte gerçekleşmesine ilişkin de şunları söyledi: “Şimdi bir tarafta normalleşmeden söz ediliyor, bir tarafta anayasa görüşmeleri yapılıyor ama diğer tarafta bakıyoruz tüm bunlar aldatmaca. Buradan ne demokratik bir anayasa ortaya çıkar ne bir normalleşme süreci yaşanır.”
‘ÖZEL’İN AÇIKLAMALARI UMUT VEREN AÇIKLAMALARDI’
‘Normalleşme’ süreci içinde Kürtlerin olmadığını ve olmayacağını belirten Türk, CHP hariç Meclis’teki partileri eleştirdi: “Bugün bile kayyım politikalarına karşı siyasi partiler tavırsız. Hatta bazıları adalete küfredercesine ‘milletvekillerini meclisten kovun’, ‘her yere kayyım atayın’ diyor. Cumhuriyet Halk Partisi’ni bunun dışında tutuyorum. Sayın Özel’in açıklamaları gerçekten memnun eden, mutluluk veren açıklamalardı.”
‘YARINI GÖREMİYORUZ’
Kayyım uygulamasının devam edip etmeyeceğine dair öngörüde bulunmanın zor olduğunu ifade eden Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk şunları söyledi: Böyle bir ülkede yarının ne olacağını bilemezsiniz. Adaletin, hukukun olmadığı bir ülkede her şey olabilir. 5 Haziran’da Hakkari Belediye Başkanı’nın duruşması var. Bir karar duruşması. Ama iki gün bile beklemeden böyle bir karar aldılar. Burada mahkemeye bir mesaj veriyorlar. ‘Aman aman! Ben bu kararı aldım, siz ceza verin’ diyorlar. Ama ne oldu? Mahkemeye iki gün kala eşbaşkan gözaltına alındı, kayyım atandı. Eğer gerçekten hukuktan bahsediyorlarsa sonucu yani hükmü beklemeleri lazımdı. Çünkü o hükmün nasıl çıkacağını şimdiden kestirmek mümkün değil. Buna iktidar karar veremez. Bizler için de durum böyle. Aklın, mantığın tamamen ortadan kalktığı bir dönemin içindeyiz.”
‘UMUT EDİYORUM Kİ ÖZGÜR BEY ISRARLA DEMOKRASİYİ SAVUNUR’
Erdoğan – Özel görüşmesine ilişkin bir çağrısı olup olmadığını sorduğumuz Ahmet Türk, sözlerine şöyle devam etti: “Bizim temel talebimiz gerçekten hukukun, adaletin olduğu, Türkiye’nin gerçekten normalleştiği bir süreç. Bunun için ısrarlı olmak lazım. Siz Kürtleri normalleşmenin dışında tuttuğunuz zaman normalleşmeden söz edemezsiniz. Kürtleri düşman gördüğünüz zaman hukuktan, adaletten, eşitlikten söz edemezsiniz. Bu anlayışın terk edilmesi gerekir. Kürtler bu halkın düşmanı değil, Türkiye’nin düşmanı değil, Türkiye halklarının düşmanı değil. Kürtlerin talebi ortak demokratik değerler etrafında halkların buluşmasıdır. Bizim talebimiz budur. Sayın Özgür Özel de bizim ne düşündüğümüzü, taleplerimizin ne olduğunu çok iyi biliyor. Umut ediyorum ve inanıyorum ki iktidarın bu yanlıştan kurtulması için Özgür Bey ısrarla demokrasiyi savunur.”